Kitap Özeti
Şeytana karşı yazılmıştır bu kitap! ‘Süslü cinler’le yapılacak ‘metafizik savaş’ı anlatır! Onları nasıl yenebileceğinizin şifrelerini verir! Kalbinizi kuşatan şeytandan nasıl kurtulabileceğinizi! Ve Mescid-i Aksa’nın yıkımını nasıl durdurabileceğinizi! Yazar! ‘Kalem’!
Öylesine karışık ki dünya! Şeytan! Bilhassa karıştırıyor! Anlaşılmasın diye asıl ‘söz’! Hayati Sır tam burada ‘söz’ oluyor işte! Dünyada ne olup bittiğini anlatmak için size! Metafizik ‘bir’ bakışla! Şeytanın, hakikat üzerindeki gölgesini kaldırabilmek için! Yazılmayanı yazabilmek için! ‘Söz’ü alışıldık değil elbette! Sıçramalı ‘bir’ mana! Az ve öz! Bir hikâye, mesel anlatmıyor Hayati Sır! Keramet gösterilerinden uzakta! Yalın ve basit! Ama iç içe manalarla! Yoğunlaşmanız gerekiyor ‘oku’yabilmek için! Günlük hayatın dışına çıkmanız o okuma anlarında! Çünkü sadece ‘kalem’ olarak var Hayati Sır! Kendi de bilmiyor kim olduğunu! ‘Bir’ sır işte!
Ama o ‘hayati sır’ bilinmeden anlamak çok zor şu an dünyada olup bitenleri! ‘Süslü cinler’le yapılan ‘metafizik savaş’ı! Şeytanın insana neden saldırdığını! Kabalist sufileri! Sahte ‘şeyh’leri! IŞİD ve ‘Mesiyanik’ projeyi! Anlamak zor gerçekten de! Mescid-i Aksa’nın neden yıkılmak istendiğini! Ve yerine inşa edilmek istenen ‘Tapınak’taki o altından odanın neden ‘Muallâk Kayası’nın üzerine yerleştirildiğini! ‘Dünya Kralı’ ile bizim sahte ‘şeyh’lerin yer-altı ilişkisini! Ve Kraliçenin saklı ‘Halife’sini! Deccaliyet ve ‘Mehdiyet’! Ve kan! Altın! Anlamak zor hepsini birden! Kalbinizdeki ‘hayati sır’rı okumadan!
Artık ‘oku’yabileceksiniz belki! Bu yazılardan sonra! Yıllardır yazıyor Hayati Sır! Bu altıncı kitabı. İşaretler bırakıyor yazdıklarının içine sizler için! Yol ışıkları! Hakikatin yolunu kaybetmemeniz için! Çünkü olaylar çok hızlı gelişiyor artık! İç içe geçiyor! Üst üste biniyor! Tek bir fotoğraf gibi! Tek ‘bir’ zaman! Hepsi aynı anın içinde oluyor!
Küçücük ekranların içine hapsetmiş şeytan birçoğumuzu! İstediği gibi şekillendiriyor zihnimizi! Eşikaltımız onun elinde! Onun gösterdiği kadarını görebiliyoruz! Küçücük ekranın içinden! O kadar hepsi! Sonsuz ‘bir’ kâinat ve elinizin içinde yanıp sönen, küçücük ‘ateşten put’! Ona inanıyoruz! Şeytanın ‘ateşten put’una! Aldanıyoruz! Bizi ‘çip’leyecek yakında! ‘Altın’dan bir ‘haç’ı çivileyecek alnımızın tam ortasına! Hayatımızın tüm kayıtları o ‘çip’in içinde tutulacak! Ne isterse yaptıracak! Şeytan!
Bilin ki her kim kalbindeki ‘vahyi’ okursa, ‘oku’yabilirse kurtulacaktır! Şeytandan! ‘Dünya Kralı’ndan! ‘Çip’lenmekten! Ve o zaman gelince de, Cenab-ı Allah’a salih ‘bir’ kul olarak ayrılacaktır bu dünyadan! Cennet’te onu bekleyen Rabbine kavuşacaktır! Şeytanın oyununa gelmeyen ‘bir’ insan!
‘Oku’yun! Bir de Hayati Sır’dan dinleyin neler olup bittiğini şu an dünyada! Şeytanın dünyası ve yeryüzü halifesi ‘insan’ın sırlı dünyası!
Küllerinden doğuyor işte tuğrul kuşu! Uyanıyor kalblerimiz içinde Ashab-ı Kehf! Ve başlıyor yeni ‘bir’ zaman!
‘Oku’yun! ‘Hakikat’ hiç de şeytanın size gösterdiği gibi değil!
‘Bir’ de bizden okuyun! Kitap bitene kadar kapatın tüm ‘ateşten put’larınızı! Şeytanla irtibatınızı kesin! Çıkın şeytanın o üç harfli ağından! Kim bilebilir ki! Belki de bağlanmazsınız bir daha!
Allah’ın ipine sıkıca sarılın şimdi!